Halk Ozanı Toktogul Satılganov
Kırgız Türklerinin iz bırakan halk ozanı. Einde kopuzu, dilinde törenin sözleriyle Kırgız Türklerine ışık olan ozan, 25 Ekim 1864’de Celalabad bölgesindeki Kuşçu-Su köyünde dünyaya gelmiştir.
Babası Satılgan, buğday ekerek ailesine bakan muzip, tatlı sözlü, neşeli adam; annesi Burma ise halk şarkılarını, masallarını iyi bilen ve “koşok ırları” denilen, ölenin ardından yakılan ağıtları ile tanınan kadındır.
Ozan, çocukken eğitim alamaz. Küçük yaşta bayların koyunlarına bakar ve orda diğer çobanlardan komuz çalmayı öğrenir.
Annesinden geçen yetenekle halk şarkılarını, ezgilerini iyi bilen Toktogul, oniki yaşından sonra halkın içinde komuz ile türkülerini söylemeye başlamıştır. Onsekiz yaşındayken, bir ağanın şairi olarak bilinen Arzımat’ı yarışta yener ve halkın yüreğine yerleşir.
Genelde halk şarkıları tarzı şiirleri, toplumda yaşanan adaletsizlikleri dillendirdiği için için zenginler tarafından baskıya uğramıştır. 1884’de karısı ve yeni doğmuş oğluyla İri-Suya göç eder.
Sibirya’ya Sürgün
Çar yanlısı varsılların karalamasıyla 1889’da, Orta Asya’daki, Rus Çarına karşı başlatılan Andican Devrimine katıldı diye ölüm cezası verilmiştir. Ancak daha sonra ölüm cezası sürgüne dönüştürülmüş ve 3 Ağustos 1898’de, yedi yıl süreyle Sibirya’ya sürgün edilmiştir.
Tutuklular, ayaklarına pranga takılarak uzak yola gönderilmiş ve Togtogul Satılganov ancak üç yıl sonra, 1901’de İrkutsk’e ulaşabilmiştir.
Sibirya’da orman ve maden işlerinde çalıştırmış ve orada da kendisi komuz yaparak şiir söylemeye devam etmiştir. 1903’den itibaren bulundukları Aleksander merkezi, siyasi tutukluların getirildiği toplanma yerine dönüşür. Toktogul Satılganov, burada yeni kişilerle tanışır, farklı bakış açıları görür ve Rusçayı öğrenir.
Krugo-Baykal tren yolunun yapımında çalışırken birkaç kere kaçma denemesinde bulunmuş ve sonunda diğer tutukluların da yardımıyla kaçmayı başarmıştır. Böylece 1910 yılında kendi memleketine geri dönme fırsatını bulmuştur.
Ancak ozan, aradığı huzuru yurdunda da bulamamıştır. Oğlunun öldüğünü, karısının başka birisiyle evlendirildiğini ve annesinin gözlerinin kör olduğunu öğrenen Satıganov köyden köye geçerek, Çarın yetkililerinden kaçarak yaşamına devam edebilmiştir.
1913’de yapılan bir ihbarla yeniden tutuklanan şair, halkın baskısıyla salıverilmiştir. Halk, çok sevdiği ozanın affı için gereken tüm çabayı ve katkıyı göstermiştir. Artık onun şiirleri ve ezgileri halkın içinde açık, açık söylenmeye başlanmıştır.
Ekim devrimi
1918’de, Rusya’da Ekim Devrimi amacına ulaşınca, zamanın ruhuna uygun, eski döneme olan öfkesiyle yeni siyaseti destekleyici şiirler ve şarkılar söylemiştir.
1928’de, o zamanki söylenişiyle Frunze’ye (Bişkek) çağırılmış ve Rus müzik araştırmacısı A. Zataeviç, onun onsekiz ezgisini kayda almıştır. Yalnızca ezgilerin kayda alınmasını eleştiren ozan, Kırgız Türkçesiyle söylediği sözlerin de kayda geçirilmesini ister. Ancak onun bu isteği kabul görmediği gibi, yönetimce, bir daha çağrılmamak üzere kovulur.
Kırgız Türklerinin Komuz diye adlandırdığı, geleneksi Türk sazıyla toplumcul yaklaşımlı yapıtlar ortaya koyan ozan Togtogul Satılganov, 17 Şubat 1933’de kendi köyünde ölmüştür.
Ölümünden sonra, 1938’de, “Kedeykan” adlı yapıtı, Kazan şehrinde basılır. 1965’de, “Alımkan” adlı yapıtı izleyicilere sunulur.
1967’den beri adına düzenlenen Toktogul Devlet Ödülü, Kırgız sanatına büyük katkıda bulunanlara verilmeye başlanılmıştır. Onun şiirleri ve ezgilerinin Kırgız Türklerinin edebiyatında ve sanatında çok önemli yeri vardır.
Yapıtları:
- Alımkan (Alımkan)
- Nasılkan (Nasılkan)
- Kızıl Jooluk (Kızıl Yolluk-Yazma-)
- Beş Kaman (Beş yaban domuzu)
- Ülgü Irı (Örnek şiiri)
- Elime kaçan jetemin (Elime kaçan yeterim-kavuşurum-)
- Tutkundagı arman (Tutsaklıktaki özlem)
- Ailangan Toonun Bürktü
- Uşundaibı Suragın
- Azapka Tüştü Ömürüm
- Balam Jok (Balam Yok)
- Jaşasın Sovet Ökmöt (Yaşasın Soviyet Hükümeti)
- Kandai ayal tuudu eken Lenindei uuldu (Nasıl bir kadın getirmiş bu dünyaya Lenin gibi adamı)
- Bala elem (Bala idim)
- Karılık (Yaşlılık)
Okur Görüşlerine Açık Sayfa