Rıza Baraheni
Tebriz doğumlu Türk şair ve yazar Rıza Baraheni, ortaya koyduğu kimlikli yapıtlarından dolayı, İran yönetimince defalarca tutsak edildi ve yerinden yurdundan uzaklara, sürgüne gönderildi. Suçu: "Eski Doğu'nun yükselişlerini sevdim"
Tebriz doğumlu Türk şair ve yazar Rıza Baraheni, ortaya koyduğu kimlikli yapıtlarından dolayı, İran yönetimince defalarca tutsak edildi ve yerinden yurdundan uzaklara, sürgüne gönderildi. Suçu: "Eski Doğu'nun yükselişlerini sevdim"
Öykülerinde, dünyaya gözlerini açtığı Kilis ve yaşama gözlerini yumduğu Kahramanmaraş çevresiyle insanları geniş yer tutar. Denilebilir ki, Şevket Bulut için Kilis ve Kahramanmaraş, onun yazarlığını tamam eden bir bütünün iki yarısı gibidir.
Kırgız Türklerinin Turgut Özakman'ı diyebileceğimiz Tölögön Kasımbekov, yazdığı romanlarla yakın geçmişe ışık tutuyor. 19. yüzyıl ortalarından beri yaşanılan işgal, istila, savaş ve sömürü gibi olumsuzlukları Kırgız Türklerinin yaşamı izleğinde okuyucuya aktarıyor.
Feriba Vefi, İran Türk yazınının önemli kaynağı Tebriz'de doğdu. Yapıtlarının içeriğini kadın ve kadına ilişkin yaşamın katmanları oluşturur.
Tügölbay Sıdıkbekov, “Manas” destanın araştırılmasına ve yayınlanmasına büyük katkıda bulunmuştur. Orhun Enesay zamanındaki Türklerin hayatını anlatan “Kok Asaba” romanı siyasi nedenlerden dolayı ancak 1989’da yayımlanabilmiştir.
Hoy kentinin Türkçe yazan öykücü ve şairlerinden Rukiye Kebiri'nin, "Kar yağıyor" adlı bir öyküsü de kısa filme uyarlanmış.
Yazar, şair, çevirmen Mukay Elebayev, 1906’de Issık-Göl bölgesindeki Çon-Taş köyünde dünyaya gelmiştir. Çon-Taş Cengiz Aytmatov'un da doğduğu yerdir.
Genç yaşında, Aras çayında, çözülemeyen şüpheli bir ölümle aramızdan ayrılan Behrengi, kısacık ömrüne pek çok yapıt sığdıran, Tebrizli bir aydın.
Büyüklere olduğu kadar küçük okuyuculara yönelik yapıtları olan Davut Gaffarzadegan, İran'ın Türk kenti Erdebil doğumlu.
“Ben ayrılık şarkısının şiirini eşim için yazmıştım. Bu şarkı ilk defa Ali Selimi’nin eşi Fateme Kanadi tarafından söylendi ancak hiç bir zaman yayımlanmadı. Daha sonra Reşid Behbudov İran’a geldiğinde biz şarklyı ona verdik”.